Hemen Paylaş
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Zahide Türküsü Hikayesi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
_-Cr@zY-_
AdмiηisTяαToя
AdмiηisTяαToя
_-Cr@zY-_


Mesaj Sayısı : 896
Puanı : 5861
Kayıt tarihi : 03/05/08
Yaş : 32
Nerden : DüNyAdAn

Zahide Türküsü Hikayesi Empty
MesajKonu: Zahide Türküsü Hikayesi   Zahide Türküsü Hikayesi I_icon_minitimeCuma Mayıs 09, 2008 7:27 pm

[size=16]
ZAHİDE


Halk arasında “Zahidem” adıyla ün yapan türkünün şairi Aşık Arap
Mustafa, 1901 yılında Çiçekdağı’na bağlı Orta Hacı Ahmetli köyünde
dünyaya gelmiştir. Babasını annesini çok küçük yaşlarda yitirdi. İlk
önce bir akrabasının himayesinde, daha sonraları da onun bunun yanında
büyüdü.

Arap Mustafa’nın babası düğünlerde, toplantılarda “Koca Oyunu” adı
verilen oyunda “Arap” rölünü üstlenirdi. Bu nedenle Mustafa’ya da
“Arap” lakabı takılmıştır. Kimsesiz kalan Arap Mustafa 10 yaşına
gelince Yukarı Hacı Ahmetli köyünden Hacı Bürozadeler’den Mehmet’e
çiftçi durdu. Zaman içinde çalışkan, babayiğit, giyimine özen gösteren
yakışıklı bir delikanlı olan Arap Mustafa, Ağasının yeni yetişen
Zahide’ye gönlünü kaptırdı. Fakir ve kimsesiz olduğundan bu sırrını bir
türlü açığa vuramadı.

20’sinde askere giden Mustafa’nın aklı, deliler gibi sevdiği Zahide’de
kalmıştı. Köydeki dostlarına mektuplar göndererek Zahide’den haber
almaya çalışan Arap Mustafa, Zahide’nin başka biriyle evlendirildiğini
ve düğünün’ün de bir hafta sonra olacağını duyunca üzüntüsünü aşağıda
içli mısralara dökmüştür. Türküyü Neşet Ertaş plağa okuyup tanıtmıştır.
(1)

Zahide Kurbanım n'olacak Halim
Gene bir laf duydum kırıldı belim
Gelenden gidenden haber sorarım
Zahidem bu hafta oluyor gelin

Hezeli de deli gönül hezeli
Çiçekdağı döktü m'ola gazeli
Dolaştım alemi gurbet gezeli
Bulamadım Zahidem'den güzeli

Ay ile doğar da gün ile aşar,
Zahide’mi görenin tebdili şaşar
İyinin kaderi kötüye düşer,
Diken arasında kalmış gül gibi.

Zahide’m kurbanım kurtar bu dardan
Baban anlamadı bizim bu haldan
Kekiline sürmüş kokulu yağdan,
Derdin beni del’ediyor Zahide’m.

Ziyaret’ten çıktım Cender’in özü
Kum gibi kaynıyor Zahide’m gözü
Aslını sorarsan esalet yerden
Hacı Bürolardan Mehmet’in kızı.

Gurbet ellerinde esinim esir
Zahide’m kurbanım hep bende kusur
Eğer baban seni bana verirse
Nemize yetmiyor el kadar hasır.

Çiçekdağı’nda da hiç gitmez duman
Zahide’m kurbanım hallarım yaman
Yapamadım şu babayın gönlünü
Fakir diye bana vermedi baban.

Anamdan doğalı çok çektim cefa,
Şu yalan dünyada sürmedim sefa,
Adımı namımı soran olursa,
Orta Hacı Ahmetli Arap Mustafa.

Arapoğlu Mustafa’nın kendisine Mecnun gibi aşık olduğundan etkilenen
Zahide, Mustafa için şiirler söylemiştir. Bu şiirin üç kıtasını H. Vahit
Bulut, 1973 yılında Yukarı Hacı Ahmetli köyünden Zahide’nin yakın
arkadaşı ve sırdaşı Fatik’ten derlemiştir.(2) Baştaki iki kıta
tarafımızdan derlenmiştir.

Bu nasıl sevdaymış geldi başıma
Felek ağu kattı tatlı aşıma
Sevda çekenlere zor gelir gurbet
Gece gündüz elim kalkmaz işime.

Aşağıda sap kağnısı geliyo
Derdin beni elik elik eliyo
Kurbanlar olayım gara Mustafam
Babam beni yad ellere veriyo.

Arapoğlu derler gayeten atik
Gözleri kara da, kaşları çatık
Git nazlı y de bir haber getir
Bastığın yerlere kurbanım Fatik.

Ağla***** yayığımı yayarım
Yarim gitti günlerini sayarım
Çıksa Büyüköz’e mendil sallasa
Islık çalsa ıslığını duyarım.

Coşkuna da deli gönül coşkuna
Aşkından Zahide döndü şaşkına
Sensiz edemiyom nazlı civanım
N’olur bir yol görün Allah aşkına.

KAYNAK
- Doğuş Gazetesi, Sayı, 8,9-18 Ekim 1973.
- H. Vahit Bulut, Kırşehir Halk Ozanları, Filiz Yay. 1983, S. 109.


Kaynak:
Öyküleriyle Kırşehir Tütküleri, Destanları, Ağıtları (sayfa: 206,207,208)
Baki Yaşa Altınok
Oba Kitabevi
Ankara, Mayıs 2003
[/size]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.crazyim.tr.gg
 
Zahide Türküsü Hikayesi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Hemen Paylaş :: Eğlence - Mizah :: Hikayeler - Anlatımlar-
Buraya geçin: